15 Temmuz Derneği mensupları, gazeteci Can Ataklı hakkında, şehit ailelerine yönelik sosyal medyadaki sözlerinin kamu barışını tehlikeye atacak nitelikte olduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Adalet Sarayı önünde, 15 Temmuz Derneği yönetimi adına 15 Temmuz hain darbe girişiminde şehit olan Yılmaz Ercan’ın babası Melih Ercan tarafından açıklama yapıldı.
Melih Ercan, Pençe-Kilit Harekatı bölgesindeki çatışmada şehit olan 12 askerin üzüntüsünü yaşarken Ataklı’nın sözleriyle bir kez daha yaralandıklarını belirterek, Ataklı’nın şehit babasına destek olması gerekirken söz konusu sözleri kullandığını dile getirdi.
Terörle aralarına mesafe koymayanların kendilerini üzdüğünü ifade eden Ercan, şunları kaydetti:
“Bir şehit babası olarak Can Ataklı’nın Mehmet Aslan’a söylediği o sözleri ben de üzerime alıyorum ve Can Ataklı’ya cevap veriyorum, ‘Biz kimiz biliyor musun Can Ataklı; Biz bu vatanın tapusuna evlatlarının kanıyla adını yazdırmış şerefli şehit aileleriyiz. Biz bu ülkenin sıvasız evlerinde yaşasak da vatanını sevmekten hiç bıkmayan has evlatlarız. Biz bu ülkenin asıl sahipleriyiz. Peki sen kimsin Can Ataklı? Sana bu sufleyi veren asıl sahibin kim?’ diyerek kendisini lanetliyoruz.”
Suç duyurusu dilekçesinden
Dernek üyeleri tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusu dilekçesinde Ataklı’nın sosyal medya platformu X’te yayımladığı videodaki sözlerin, şehit ailelerine ve şehitlik makamına hakaret içerdiği belirtildi.
Ataklı’nın videoda alaycı üslup kullandığı bunun da toplumda inanç çatışması oluşturabileceği ifade edilen dilekçede, söz konusu sözlerin farklı görüş ve inançtaki kişilerin birbirlerine karşı hislerinin değişmesine sebep olabileceği ve kamu barışını tehlikeye sokabileceği kaydedildi.
Dilekçede, Ataklı hakkında “haklı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan dava açılması talep edildi.
Ataklı hakkında soruşturma başlatılmıştı
Gazeteci Can Ataklı, sosyal medya platformu X ve diğer sosyal medya hesaplarında paylaştığı videoda, Pençe-Kilit Harekatı bölgesindeki çatışmada şehit olan bir askerin babasıyla ilgili kullandığı ifadeler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan resen soruşturma başlatılmıştı.